Kısırlık Nedir ? Hangi Vitamin Eksikliğinde Görülür ?

Sperm ve yumurtanın morfolojisi, hareket kabiliyeti ve sayısı üzerinde etki sahibi olan D vitamini, vücut sistemleri içerisinde optimum düzeylerde bulunmadığı takdirde kısırlığı tetikleyebilir.

Kısırlık ve Vitamin Eksikliği

 Halk arasında kısırlık olarak ifade edilen, tıp literatüründe ise infertilite olarak adlandırılan üreme hastalığı en basit ifade ile; çiftlerin istek ve arzu göstermesine rağmen çocuk sahibi olamaması yahut bir kez çocuk sahibi olduktan sonra gebelik durumunun tekrarlanmaması olarak tarif edilebilir.

 Hastalığa istatistiksel veriler ışığında bakıldığında, kadınların yaklaşık % 25′ lik önemli bir kısmının yaşamları boyunca en az bir kez kısırlık problemi ile karşı karşıya kaldığı görülür. Elbette kısırlık tanısının koyulabilmesi noktasında birtakım şartlar mevcuttur. Bu şartlardan en belirleyici niteliğe sahip olanı; 35 yaş ve altındaki çiftlerin en az bir yıl süreyle, 35 yaş üzerindeki çiftlerin ise en az altı aylık bir zaman dilimi içerisinde korunmasız olarak ilişkiye girmesine rağmen gebelik durumunun görülmemesi şartıdır.

Belirtilen zaman zarfları içerisinde uzmanlar tarafından kabul gören ideal ilişki periyoduna göre yani haftada 2 ile 3 kez ilişkiye giren, düzenli bir cinsel hayata sahip olan çiftlerde bu süreler düşürülebilir, diğer bir ifadeyle; muayene periyotlarının kısaltılması mümkündür.

Hastalığın tanı sürecinden genel ifadelerle bahsettikten sonra hastalığa sebep olan temel ve yanal faktörler üzerinde durmak, konunun anlaşılırlığı açısından faydalı olacaktır.

Hastalığın nedenlerinden birinin vitamin eksikliği olduğu göz önünde bulundurularak sorulan “Kısırlık hangi vitamin eksikliğinden görülür ?” sorusuna kesin bir şekilde D vitamini yanıtını vermek mümkündür. Vücut metabolizması içerisinde birçok farklı görevi yerine getiren D vitamini, erkek ve kadın üreme hücreleri üzerinde de etki sahibidir. Vücuttaki D vitaminin fazla yahut eksik düzeyde olması durumunda üreme sistemlerinde karşılaşılması muhtemel problemleri şu şekilde sıralamak mümkündür;

  • Sperm sayısı ve hareket kabiliyetinin azalması.
  • Spermlerin yapısal deformasyona uğramasına neticesinde döllenme ihtimalinin zayıflaması.
  • Yumurta sayısı ve kalitesi üzerinde olumsuz bir eğilim görülmesi.
  • Döllenen zigot yani embriyonun rahim duvarında tutunmasında ortaya çıkan problemler.

Görüldüğü üzere gerek döllenme öncesi, gerek döllenme sonrasında D vitamini hayli kritik bir öneme sahiptir. Elbette bu noktada unutulmaması gereken; vitamin eksikliğinin başlı başına bir kısırlık nedeni olmadığıdır. Hastalığa neden olan faktörler içerisinde vitamin eksikliği de bir etkiye sahip olup, bu etki bir önceki paragraflardan da anlaşılabileceği üzere doğrudan üreme hücreleri üzerindedir. 

Kısırlığa sebebiyet vermesi muhtemel faktörleri sıralamak istersek;

  • Üreme sistemi enfeksiyonları ve üreme organlarına uygulanan cerrahi işlemler gibi doğrudan sperm ya da yumurta üzerinde olumsuz etkiye sahip faktörlerin varlığı.
  • Hormonal kontrolü sağlayan hipofiz bezindeki yapısal bozukluklar.
  • Erkek üreme organındaki fizyolojik bozukluğa ve sperm kanallarının yapısına bağlı olarak üretilen spermin dışarıya atılamaması.
  • Ergenil dönemi sonrasında geçirilen ve gerekli önlemler alınmayan kabakulak, kızamık, su çiçeği vb. ateşli hastalıklar.

Genel itibariyle bakıldığında, sperm ya da yumurtanın sayısı, morfolojisi ve hareket kabiliyetini olumsuz yönde etkileyen tüm faktörlerin kısırlık hastalığında doğrudan ya da dolaylı bir şekilde etki sahibi olacağını ifade etmek mümkündür.

D Vitaminin Yapısı ve Kısırlık

Bu noktada D vitaminin yapısından ve vücut sistemleri içerisinde sahip olduğu kritik görevlerden bahsetmek, vitamin eksikliğinin ne denli ciddi sağlık problemlerine yol açabileceğinin ve kısırlıkla ilintili olarak ortaya birçok farklı sorun çıkartabileceğinin açık bir şekilde görülmesi adına hayli önemlidir;

  •  Ca(Kalsiyum) ve P(Fosfor) emilim düzeyini arttırarak kemik gelişiminin ve diş yapısının kuvvetlendirilmesi.
  • Kan pıhtılaşmasını optimum düzeye getirmesi ve damar içi basıncı düzenlemesi.
  • Vücudun bakteri ve virüs faaliyetleri karşısındaki temel dayanağı olan bağışıklık sisteminin düzenlenmesi.
  • Bebeklerde ve çocuklarda gelişimi tetikleyici niteliğe sahip olması.
  • Kalbin ritmik yapısının düzenlenmesi ve aritmi hastalığının önlenmesi.

D vitamininin sahip olduğu fonksiyonlara bakıldığında bağışıklık sistemi ile kısırlık arasında doğrudan bir bağlantı kurmak mümkündür. Kısırlığı meydana getiren faktörlerden olan ateşli hastalıkların bakteriyel faaliyetler neticesinde ortaya çıktığı düşünülürse, özellikle ergenlik döneminde sonra geçirilmesi muhtemel ateşli hastalıklar üzerinde D vitaminin etkisi daha net görmek mümkün olur. Tüm bunlara bakıldığında vitamin eksikliğinin kısırlığa tek yönlü değil çok yönlü bir etkisi olduğu ifadesi şüphesiz yanlış olmayacaktır.

 



Makale Değerlendiriniz: 1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız
Loading...

© 2024 – Vitaminler ve Mineraller. Tüm Hakkı Saklıdır.